Haberler ve Duyurular

Yayın Adı: Fortune Dergisi

Konu Aras Kargo E-ticaret Pazarına Çok Hızlı Cevap Verdi

Sözcü: Aras Kargo Genel Müdürü Utku Ayyarkın ve CFO’su Barbara Hagen

Korumacı küresel ticaret politikaları, AB’nin büyüme sorunları, Brexit süreci, Ortadoğu’da devam eden siyasi süreç ve normalleşemeyen hayat ülkemiz taşımacılık ve kargo sektörünün gelişmesini sınırlıyor. Aras Kargo, hem Türkiye'deki hem de dünyadaki gelişmelere bağlı olarak tüm operasyonel süreçlerini nasıl yönetiyor? Son iki senenin değerlendirmesini yapar mısınız?

Pandeminin hayatımıza girmesi ile birlikte, daha önce hiç şahit olmadığımız bir şekilde hem sosyal hem de ekonomik anlamda kaçınılmaz bir değişime uğradık. Küresel anlamda tüm sektörlerin iş yapış şekilleri önemli ölçüde değişti. Özellikle e-ticaretin ve kargo sektörünün tedarik zincirindeki önemine ve yükselişine global anlamda tanıklık ettik. Küresel salgına ve teknoloji alanında yaşanan dönüşüme bağlı olarak kargo sektörü büyük bir ivme kazanmış durumda. Sektörümüz dijital olarak geliştikçe; iş süreçleri basitleşirken, riskler azalıyor, verimlilik ve kapasite artışı sağlanıyor. Değişime ayak uydurabilen markalar rekabetteki yerlerini alırken, değişimi yakalayamayan markalar ise bu yarışın gerisinde kalacaklar. Bu nedenle değişimi pusulamız olarak kabul edip tüm yatırımlarımızı ve planlamamızı bu yönde yapıyoruz.

Sektörün dijital dönüşümünün yanı sıra e-ticaret firmalarının da bugün geldikleri noktada, pazar yeri operasyonu ile süreci destekliyor olabilmeleri önemli. Çünkü gönderiler sadece teslimattan oluşmuyor, alım da çok ciddi bir operasyonel süreç gerektiriyor. Bu süreci doğru yönetebilmek adına da iki sektör arasındaki müşteri entegrasyonları büyük önem kazanıyor. E-ticaret ve kargo sektörünün karşılıklı entegrasyon ve karşılıklı teknolojik altyapı yatırımları sayesinde büyüyen pazara hep birlikte çok daha hızlı cevap verebileceğiz.

Aras Kargo olarak, toplamda 28 transfer merkezi, 1000’e yakın şube, yaklaşık 16 bin çalışan ve 5 binin üzerinde araç filomuzla müşterilerimize hizmet veriyoruz. Gerçekleştirdiğimiz otomasyon ve IT altyapı yatırımları, operasyonel tecrübe ve yetkinliğimizle birlikte son yıllarda çift haneli büyümelere imza atıyoruz. 2020’de de yüzde 65’lik bir büyüme yakaladık. Bu trendi bu yıl da devam ettirmeyi planlıyoruz. Dijital dönüşümü iş süreçlerimizin her adımına uygulama amacıyla yatırımlarımızı gerçekleştiriyoruz. Son iki yılda transfer merkezi, IT altyapısı, operasyonel düzenlemelere 300 milyon TL’ye yakın yatırım yaptık.

E-Ticaret sektörünün Türkiye açısından katma değeri nedir? Bu durumdan kargo şirketleri olarak nasıl bir ivme bekleniyor? Kargo sektörünün gelecek dönem odaklanacağı konular neler olacak?

E-ticaret sektörü pandemi nedeniyle 2020 yılında çok güçlü bir büyüme yakalayarak ekonomi içindeki payı yüzde 100ün üzerinde artışla yüzde 8’den yüzde 18’e çıktı.. Pandemi, e-ticareti sadece bireysel tüketiciler için değil, şirketler arası ticaret için de benzeri görülmemiş bir büyüme dönemine soktu. Özellikle perakende sektöründe faaliyet gösteren ve pandemi nedeniyle fiziki mağazalarını kapatmak durumunda kalan markalar için e-ticaret gelirleri ciddi anlamda onları ayakta tutan itici güç oldu. Bu alandaki büyüme sektöre ilişkin araştırmalara da yansımış durumda. Örneğin; İngiltere merkezli We Are Social’ın Hootsuite ile hazırladığı We Are Social Digital 2021 raporu sonuçlarına göre Türkiye’de pandemi dönemini de kapsayan 2020 yılında internet kullanıcı sayısı, 67 milyona ulaştı. İnternetten alışveriş yapanları sayısı 37.2 milyon oldu. Rapora göre, 55-64 yaş grubunda internetten alışveriş yapanların oranı geçmiş yıllarda yüzde 30-40 aralığındayken, 2020’de yüzde 70,5 oldu. Z kuşağında ise bu oran yüzde 74,9.

Öte yandan Elektronik Ticaret İşletmecileri Derneği (ETİD) verilerine göre, koronavirüs salgının da etkisiyle, 2020 yılında online alışveriş harcamaları geçen yıla göre yüzde 85 büyüdü. E-ticaret sektöründe salgın dönemiyle beraber önemli gelişmeler yaşandı. İnsanlar evlerinden çıkmadan eski alışveriş alışkanlıklarını yeni alışveriş türleriyle dijitale taşıdı. Tüketicilerin yeni alışveriş alışkanlıkları edinmeye başladı. Arz ve talepte yaşanan bu artış daha önce fiziki satış yapan birçok markayı online satış yapmaya yöneltti. Bu sebeple daha önce dijitalleşmeyen birçok marka e-ticaret sektörüne adım attı. Yeni farklı iş modelleri gelişerek e-ticaret pazarına giriş yaptılar.

Bu durum bizim iş hacmimize de yansıdı ve iş modelimizde önemli değişimleri tetikledi. Otoyolda 100 kilometre hızla giden bir Aras Kargo aracı düşünün, hareket halindeyken 4 tekerleğini birden değiştirmeye çalıştığınızı hayal edin, işte böyle bir süreç yaşadık. İşimizde şu temel değişimler oldu:

• Pazaryeri ve E-ticaret müşterilerimizin taşımamızı istediği paket sayısı pandeminin ülkemizdeki ilk günleri ve kampanya dönemlerinde 3 kata yakın arttı.
• Diğer yandan kurumdan kuruma gönderi yapan B2B müşterilerimizin paket sayısı ise azaldı.
• Pandemi öncesinde 1 noktaya gidip 1’den fazla ürün teslim edilirken (örneğin 5) ,pandeminin etkisiyle birlikte evlere teslimatlar artmış olup her bir noktaya 1 paket bırakacak şekilde iş modelimiz tamamen değişti.
• Bu yeni iş modelinde çok daha fazla adrese uğrar ve çok daha küçük paketler taşır hale geldik.
• Günlük uğradığımız adres sayısı 500 binlerden 1 milyonun üzerine kadar çıktı. 2020 yılı sonunda ise 200 milyon adrese uğradık; yani Türkiye nüfusunu 2 kereden fazla ziyaret ettik.

Pandemi sürecinde artan e-ticaretin etkisiyle başta Doğu ve Güneydoğu Anadolu olmak üzere Anadolu’nun farklı şehirlerinde üretim yapan KOBİ’ler de ülkenin dört bir yanına ürün göndermeye başladı. Bu durum illerden yapılan kargo gönderimlerine de yansıdı. Bu süreçte kargo hacmine katkı sağlayan illere örnek verecek olursak; Iğdır, Bilecik, Adıyaman, Bartın, Tunceli, Kilis, Uşak, Şırnak, Giresun ve Batman’ı sayabiliriz.. Artan kargo hacmini dijitalleşme yatırımlarımız ve yeni işe alımlar ile yönettik ve 1000’in üzerinde istihdam yarattık.

Aras Kargo dijital dönüşüm sürecinde nerelere yatırım yapıyor? Kargo sektörünün teknolojik olarak gelişmesi için neler planlıyorsunuz? IoT teknolojileri konusunda hedefleriniz neler? IoT uygulamalarından elde edilecek potansiyel faydalar hakkında ne düşünüyorsunuz?

Operasyon şirketinden teknoloji şirketine dönüştüğümüz bir sürecin içerisindeyiz. Teknoloji yatırımlarımıza şube ve transfer merkezleri olmak üzere 2 başlıkta altında devam ediyoruz. Şubelerimize dönük yatırımlarımızdan bahsetmek gerekirse; makinelerimizi yedekleyerek doğal afet, deprem gibi durumlarda bile işimiz kesintiye uğramasın diye Kesintisiz Veri Güvenliği projemizi başlattık. Merkezi veri sistemi projemizle daha önce şubelerde tutulan müşteri verileri tek merkezde toplayarak, hatalı verilerin önüne geçtik. Geliştirdiğimiz self servis uygulaması ile KOBİ’lerimizin dijital dünyaya adım atmalarına öncülük ettik. Artan adres ve data operasyonunu yönetmek için harita altyapımızı geliştirdik, Kurye Rota Optimizasyonu projesini başlattık. Veriye anlık ulaşabilmek için el terminallerimize yatırım yaptık. Self servis uygulamalarımızı geliştirdik. Sesli yanıt sistemimizi ve mobil aplikasyonumuzu yeniledik. Kargo teslim biçimimizi farklılaştırdık. Kimlik kartı okuma ve SMS kodu ile temassız teslimatı başlattık. Bu süreci en sağlıklı şekilde yönetebilmek ve müşterilerimizin bize istediği zaman ulaşabilmelerini sağlamak için çağrı yönetim süreçlerimizi baştan aşağı geliştirdik. Bu doğrultuda çağrı merkezimizin kapasitesini de 2,5 kat arttırdık.

Bu süreçte transfer merkezlerimize yönelik yatırımlarımıza da devam ettik. Zamanı ve kapasiteyi daha iyi yönetebilmek için 8 transfer merkezimize yaptığımız otomasyon yatırımlarımızla yüzde 300’ün üzerinde kapasite artışı sağlayarak, saatlik işleme kapasitesinde gerçekleşen 3 katlık artışla sektörün otomasyonla iş üreten en önemli oyuncusu haline geldik.

Yaptığımız tüm otomasyon yatırımları ile birlikte her gün sahada işini yapan 16 bin çalışanımız olmasa, insanları hayata bağlayan paketleri taşımamız mümkün olamazdı. Transfer merkezi çalışanlarımız, şube çalışanlarımız ve kuryelerimiz günde yüzlerce paket taşıdılar. Biz de yeni yıla onlara teşekkür ederek başlamak istedik ve ‘Olmazsan olmaz’ temasıyla bir teşekkür filmi hazırladık. Aras Kargo “sizinle” önem taşır dedik. Çalışanlarımızdan ve sektörden çok olumlu geri dönüşler aldık. Buradan bütün çalışanlarımıza süreçteki özverili çalışmaları için tekrar teşekkür ederim.

Gelecek dönemin fırsatları, riskleri neler?

Pandemi dönemindeki kargo sirkülasyonu, hem ihtiyaçların yeniden tanımlanması hem de yeni duruma adaptasyon bakımından sektörün önüne yeni fırsatlar çıkardı. Alışverişlerin önemli bölümün e-ticaret sitelerine kayması, eğlence, tatil, seyahat sektörlerinin durması ve tüketim harcamalarının evde yapılan alışveriş ürünlerine kayması kargo/posta sektörünün iş hacminde beklentilerin üzerinden artışa neden oldu.

Özellikle e-ticarette Türkiye’nin henüz kullanmadığı çok büyük potansiyeli bulunuyor. Hollanda’da gönderi hacminin yüzde 60’ı, İngiltere’de yüzde 65’i, Singapur’da yüzde 80’i e-ticaretten kaynaklanıyor. Türkiye’de bu oran daha aşağı seviyelerde. Son dönemde Covid-19 salgını bu rakamları her geçen gün yukarı taşıyor. Aras Kargo olarak pazarın büyümesini sağlıklı yönetebilmek için 3 yıllık bir projeksiyonda 1 milyar TL’nin üzerinde yatırım planımız var. Buna ek olarak e-ihracat faaliyetleri de her geçen gün artarak giderek daha büyük rakamlara ulaştı. Bu durum Türkiye’nin uluslararası pazarlara nüfuz etmesi ve ihracatını arttırması anlamına geliyor. Bu noktada hem iç ticareti hem de ihracatı sağlıklı koşullarda yürütebilmek ve ekonomik büyüme yaratmak için güçlü bir Kargo/posta sektörüne ihtiyaç olduğu açık. Dünya ticareti engellerle değil köprüler ile oluşuyor. Bu alanda atılacak adımlar Türk şirketlerinin hem iç pazarda hem de uluslararası pazarlarda güçlenmesini, rekabet avantajı kazanmasını ve büyümesini sağlayacaktır.

Aras Kargo CFO’su Barbara Hagen Yanıtları

Taşımacılık sektörü hem yurt içi hem de yurt dışı gelişmelerden doğrudan etkileniyor. Yurt içindeki ekonomik yavaşlama ile birlikte, ekonomik ve politik istikrarsızlık sorunları, koronavirus gibi insan sağlığını tehdit eden konular nedeniyle oluşan ekonomik duraklamalar kargo sektörünün gelecek beklentilerini etkiliyor. Aras Kargo adına önümüzdeki çeyreğe ilişkin beklentilerinizi baz aldığınızda rekabet koşullarında finansal stratejileriniz neler üzerine olacak?

Türkiye, dinamik nüfusu, nitelikli iş gücü ve çevre pazarlara ulaşım imkanlarıyla ekonomi açısından güçlü ve potansiyeli olan bir ülke. Genç ve dinamik bir nüfusu var. Aynı zamanda e-ticaret açısından yüksek büyüme potansiyeli olan bir pazar. Ticaret Bakanlığı verilerine göre 2020 yılında dünyada e-ticaret yüzde 18 büyüdü. Türkiye de bu ivmeden faydalandı ve bir önceki yıla göre yüzde 66’ya varan bir büyüme gerçekleşti. Bu büyümenin yüzde 90’dan fazlası yurtiçinde oldu. E-ticaret hacminin genel ticarete oranı yüzde 15,7’ye yükseldi. Avrupa ve ABD’ye göre e-ticaretin hacmi biraz düşük olsa da, genç nüfus, internet kullanım çevre pazarlara ulaşım imkanlarının gelişmesi sayesinde Türkiye’deki e-ticaret pazarının büyümeye devam etmesini bekliyoruz. Aras Kargo olarak biz de bu paralelde yatırımlarımıza devam edeceğiz.

Pandemi nedeniyle küresel piyasalarda yaşanan olumsuz etkilere rağmen sektörümüzün bu süreçten olumlu etkilenen yönleri oldu. E-ticaret alışverişleri arttı, e-ticaret sağlayıcıları için güvenilir bir ortak olarak konumlandığımız için işimizi bu dönem içerisinde büyütme başarısı gösterebildik. Önümüzdeki dönemde de müşterilerimiz için güvenilir bir ortak olmaya devam etmek istiyoruz. Bunun için hizmet kalitemize yatırım yapmaya devam edeceğiz. Dağıtım altyapımızı daha da güçlendirmek için önümüzdeki üç yılı kapsayacak şekilde ciddi bir yatırım planı açıkladık. Ayrıca son kullanıcıya daha fazla odaklanacağız ve bu strateji ile sektördeki konumumuzu daha da güçlendireceğiz.

Kur dalgalanmaları, ekonomik görünüm/büyümeyi göz önünde bulundurduğunuzda, defansif bir strateji belirlemenin faydalı olacağını düşünüyor musunuz? Dijital dönüşüm, yeni pazar oyuncuları ve yeni iş modelleri taşımacılık ve kargo sektöründe köklü değişimi beraberinde getiriyor. Rekabet gücünüzü korumak için neleri gündeminize aldınız?

Kendimizi zorlu bir geleceğe hazırlıyoruz ancak bunu bir savunma stratejisi olarak düşünmüyoruz. Dijitalleşme konusunu oldukça önemsiyoruz ve sadece kargo göndericisine değil kargo alıcısına da odaklanarak kendimizi bu değişime hazırlıyoruz. Önümüzdeki dönemde hiçbir kurum e-ticarete ve mobile kayıtsız kalamayacak. Dolayısıyla şirketlerin iş hacimlerindeki büyüme dijital dönüşüm ile gerçekleşecek. Adaptasyon yeteneği yüksek olan ve inovasyona önem veren firmalar rekabette bir adım öne çıkacaklar.

Pandemiden sonra kargo, lojistik ve ulaşım sektörlerinin küresel ekonomi için ne kadar önemli sektörler olduğu bir kez daha anlaşıldı. Bu süre zarfında finansal piyasalarda dalgalanmalar ve ülkelerin büyüme rakamlarında düşüşler oldu. Ancak hem ulusal hem de uluslar arası ticaret bu saydığımız sektörler vasıtasıyla ticarete devam edebildi. Tüm dünyada aşılama oranlarının artması ile birlikte küresel piyasalarda hızlı bir iyileşme olacağını düşünüyoruz. Dünya ticaretindeki dalgalanmaya rağmen Mart ayında Türkiye’nin ihracatında önemli artışlar oldu. E-ticaretin etkisi nedeniyle kargo sektörünün oldukça dinamik bir yapısı var. Artan e-ticaret hacmine ve değişen taleplere göre teknolojik yatırımları yapmaya, altyapıyı güçlendirmeye, iş süreçlerini daha verimli hale getirmeye her zamankinden daha büyük önem veriyoruz. Zamanı ve kapasiteyi iyi yönetebilmek amacıyla dijital dönüşüm ve transfer merkezi otomasyon yatırımlarını hayata geçirdik. Önümüzdeki dönemde de transfer merkezi, şube gibi tüm operasyonlarımızı içeren dağıtım altyapımız için toplamda 1 milyar TL yatırım yapmayı planlıyoruz.